SENET ve HUKUKİ NİTELİĞİ
Av. Mustafa Alper KÜÇÜKYILMAZ
Senet, yazılı bir belgede açıklanan irade beyanıdır. Ancak senedi düzenleyenin onu kendi aleyhine delil teşkil etmek iradesiyle düzenlemiş olması şart değildir. Çünkü senedi düzenleyenin onun kendi aleyhine delil teşkil etmesini düşünmediği hallerde de, yazılı belge senet sayılır.
Medeni usul hukukunda senet bir kesin delil, ispat aracıdır. Senet, en önemli kesin delildir. Çünkü hukuk sistemimizde kesin delil, senet ile ispatı gereken hukuki işlemlerin uygulama alanı çok geniştir. Bunun nedeni, senet delilinin emin ve doğru bir ispat aracı olmasıdır.
Resmi senetler, sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil teşkil eder. Resmi senetlerin sahteliği, ön sorun olarak ileri sürülemez; sahtelik konusunda ayrı bir sahtelik davası açılması gerekir. Bir senet düzenlendikten sonra senette çıkıntı yapılarak veya silinerek bu eksiklik giderilebilir veya yanlışlar düzeltilebilir. Ancak bu çıkıntıların veya silintilerin ayrıca imza edilmesi gerekir.
Senede karşı senetle ispat zorunluluğu vardır. Ancak; senet alınması mümkün olmayan haller, irade bozukluğu veya aşırı yararlanma halleri, muvazaa iddiaları, senedin beklenmeyen bir olay veya zorlayıcı nedenle kaybolduğu veya delil başlangıcı varsa tanıkla ispat olunabilir. Senede karşı ileri sürülen iddia, hukuki fiil ise bu hukuki fiil tanıkla ispat edilebilecektir.
Bir senet düzenlendikten sonra, senette bazı eksiklikler bulunduğunu veya bazı yanlışlar yapılmış olduğu fark edilince çıkıntı yapılarak veya silinerek bu eksiklik giderilebilir veya yanlışlar düzeltilebilir. Ancak bu çıkıntıların veya silintilerin ayrıca imza edilmesi gerekmektedir.
Kaynakça:
Aydemir E./Memiş Y./Ruhi, A./Uçakhan, S./Bahadır, Ç.: Hukuk Davaları, Ankara, 2016
Arslan, R./Yılmaz, E./Taşpınar, S.: Medeni Usul Hukuku, Ankara, 2016.
Öztan, B.: Medeni Hukukun Temel Kavramları, Ankara 2019.
Yargıtay Kararları.